Regresyon bilinçaltı dönüşüm terapisidir. Yaygın olarak “Geçmiş Yaşam Terapisi” olarak bilinse de bu hayat sürecindeki geçmişin dönüşümü için de uygulanır. Kelime anlamı ile geçmişte bir konunun kaynağına regrese olmaktan gelen “Regresyon Terapisi” artık ihtiyacımız olmayan geçmişte kalmış olayların olumsuz izlerini, kayıtlarını, serbest bırakmak ve dönüştürmektir.
İç dünyamızda taşıdığımız her olay, anı, dış hayatımızda yerini bulacaktır. İçimizde ne oluyorsa dış dünyamız sadece bunun bir yansımasıdır. Adeta bir aynaya bakmak gibi düşünülebilir. Nasıl aynaya bakıp saçımızı tarıyor, makyajımızı yapıyorsak dış dünyaya da aynı şekilde bakmak gerekir, aksi takdirde durum saçımızı taramak için aynayı taramaya düzelmeyince de kızıp aynayı dövmeye benzer.
İşte regresyon hayatımızda yaşadığımız bir konu, sorun ile ilgili kaynağını, içerideki programını bulmak için kullanılabilecek en etkili ve güçlü yöntemlerden birisidir. İç dünyamıza, bilinçaltına ve derinlerine bir yolculuğa çıkmak ve orada artık olmasını istemediğimiz bir kaydı dönüştürmektir.
Bir bilgisayar oyunu düşünün, oynadığınız oyunda meyve topluyorsunuz ve bunlar portakal ama siz çilek olmalarını istiyorsunuz, istediğiniz kadar oyunun üzerinde değiştirmeye çalışın meyve seçeneklerini değiştir diye bir bölüm yoksa aynı şekilde kalacaktır. Programı, oyunu yazan kişinin ya da yazılım dilinden anlayan birisinin içine girip portakal yazdığı yeri başka bir meyve örnek çilek ile değiştirmesi gerekir, ya da çeşitli meyveler seçilebilir alternatifi koymalıdır ki o zaman tekrar dönüp oynadığınızda artık istediğiniz meyveyi seçebilirsiniz. İşte aynen bunun gibi, hayatımıza yansıyan sonucu değiştirmek için programın yazılımının içine girip bunu dönüştürmemiz istediğimiz olumlu kaydı koymamız gerekmektedir.
Regresyonu uygulayan terapist sizi alıp bu programın içinde bir yolculuğa çıkarır ve hoşunuza gitmeyen yazılımı birlikte yeniden yazarsanız. Bu programın yazıldığı yer bilinç ve bilinçaltımızdır. Doğduğumuz andan itibaren yaşadığımız her deneyim ve bunun sonucunda gelişen inanç kalıpları ve duygular, acı, üzüntü, hayal kırıklığı, öfke, sevinç kaydolur, hatta adeta hücrelerimize ve DNA’mıza damgalanır. Bazı deneyimler “dönüm noktası” olaylarıdır ve yarattıkları deneyim ve duygular sonucu inanç kalıbı, karar oluştururlar hatta sözleşme ve kontratlar. Regresyon sırasında özellikle bu anılara gidilir, deneyim adeta yeniden yaşanır. Bazen normalde bilinen ve hatırlanan bir olaya bazen de yaşandığı tamamen unutulmuş bir anı su yüzüne çıkar. Bazen konu ile son derece alakasız gözüken bir olay sorunun kaynağıdır. Bu anının yeniden yaşanması iyileşmenin en önemli süreçlerindendir, bu aşamada uygulanan çeşitli terapi teknikleri ile tamamen dönüştürülür. Çalışılan konu ile ilgili bir “kök”, oluşan ilk anı, olay dönüştüğünde ilgili konuda kökten dönüşüm gerçekleşecektir.
Kayıtlar sadece doğduğumuz andan itibaren değil, ana rahminde ve geçmiş yaşamlardan da gelir. Regresyon da genellikle geçmiş yaşam terapisi olarak bilinir çünkü bugünkü hayat planımızı belirleyen birçok geçmiş yaşamımız vardır, ona göre bu beden içine, aileye şartlara doğarız, çalışılan konuya göre hayatımızda yaşadığınız sorunun kaynağı, kökü bu hayatlardan birinde olabilir ve bu durumda “kök”ü dönüştürmek için gidip orada düzeltmek gerekir ama her zaman değil, bazen önce sadece bu hayattaki bir konuyu önce temizlemek gerekebilir, soğan kabuğu gibi önce üst katmanlar temizlenmeli sonra alt katmanlara inilir, bazen bir katmanı temizlemek beraberinde tüm süreçte ciddi bir düzelme sağlayabilir. Ama genellikle en kökü çıkardığımızda o konu tamamen çözülmüştür ama bu bazen tabiî ki bir süreç gerektirebilir. O kişinin hayat yolculuğunda seçtiği dersler, ne kadar hazır olduğu, çalışmayı yaptığı anda ilgili konunun dönüşümünde hangi aşamasında olduğu gibi birçok faktör o anda yapılacak çalışmada etkilidir.
Ev temizlemek gibi de düşünülebilir, ilk defa içsel dönüşüm çalışması yapacak bir kişi için uzun yıllardır ziyaret edilmemiş bir eve girip onu temizlemeye başlamaya benzer, önce evin kaba temizliği yapılır, eski eşyalar atılır, ev temizlendikçe derinlerdeki odalarda ve kıyıda köşede kalmış kirlere, en son da en ayrıntılara gelir sıra. İşte aynen bu çalışmaya benzer içsel dönüşüm süreci, bambaşka tekniklerle de çalışılmış olması yeterlidir, belki sadece son bir çalışma gereklidir veya kişi ilk defa böyle bir çalışmaya geliyordur ve ilk önce en üstte olan kirler, katmanlar alınır.
Kişinin kendi üzerinde çalışması aslında ömür boyu sürecek bir süreçtir, aynen evi temizledik bir daha gerek yok demediğimiz gibi, örneğin her hafta temizlik yaptırdığımız gibi, ya da her gün dişlerimizi fırçaladığımız, duş aldığımız gibi kendi üzerimizde çalışmalıyız. Ev ne kadar sık temizleniyorsa o kadar az kirlenir ve temizlik o kadar kolay olur, işte aynı bizim iç dünyamız gibi. Bu içsel dönüşüm için birçok teknik kullanılabilir, kişi kendi kendine meditasyon yapabilir, farkında yaşamalıdır. Regresyonu ise daha çok eskiden yapılan büyük bahar temizliğine benzetebiliriz veya bir tür ruh ameliyatı, artık orada olmasını istemediğimiz bir kisti, zararlı bir parçayı temizlemek gibi. Ya da zararlı otlarla dolu bahçeyi temizlemek de iyi bir örnek olabilir. Otlar budanırsa yeniden bitecektir, ancak kökünden alındığında artık etkisi yok olur.
Olumsuz kayıtlar, duygular, sözleşmeler, diğer ve başka etkiler var ise temizlendikten sonra yerine olumlu kayıtlar konmalıdır. Dönüşüm ve iyileşmenin en önemli aşamalarından birisi de bu süreçtir. Yani evi, bahçeyi temizledik, şimdi hangi mobilyaları koymak istiyoruz, bahçeye büyümesi için hangi bitkilerin, ağaçların, çiçeklerin tohumlarını ekeceğiz. Gerçekten de ileride meyve verecek yeni bir ağacın tohumunu ekmek gibidir sonraki olumlu kayıtlar ve kişinin yeni realitesini oluşturacaktır.
Regresyon terapisi;
· Bu Hayat Regresyonu
· Ana Rahmine Regresyon
· Geçmiş Yaşam Regresyonu
· Progresyon- Geleceğe Yönelik
olarak uygulanabilir, bir seansta kişinin konusunun nerede olduğuna bağlı olarak bir yada birkaçı birden uygulanır.
Tek seans olarak bile alındığında mucize denebilecek iyileşme sağlayan bir yöntem olmasına rağmen, bazen de birkaç seans gerekebilir. Ama unutulmaması gereken dönüşüm yolculuğu bu dünyada olduğumuz sürece devam eden bir süreçtir ve regresyon ile yapılan çalışma da bunun sadece bir aşamasıdır. Seanslar 2- 2.5 saat arası sürer, önce konunun belirlenmesi için bir ön sohbet süreci yaklaşık 40dk civarındadır, regresyona girilen süre ise genelde 1 saat olmakla beraber tamamlanması için 1 saat 15dk/30 dk civarına uzayabilir.
Seans sonunda kişi kendini çok rahatlamış ama bazen biraz değişik, bedenen yorgun hissedebilir, bazı kişiler çok enerjik olabilirler. Sonrasında dinlenmek, kendine zaman ayırmak, uyumak entegre etmek için önemlidir.
Seansın etkilerinin oturması birkaç günden, birkaç haftaya kadar çıkabilir.
Sonrasında kişi kendinde ciddi farklar hissedebilir, artık bir konuya doğal olarak başka bakıyor, hissediyordur, ya da artık olumsuz konunun etkisi çok farklıdır. Öyle davranmaya çalışmak değil, içinden öyle gelmesi en önemli göstergedir.
Bazen de hiç umulmadık “tesadüfler”, karşılaşmalar, sürpriz olaylar ortaya çıkabilir.
Bazen de kişi kendini sadece biraz daha hisseder.
İçimizde ne varsa, dışarıda hayat olarak ortaya çıkacaktır..
İçimizdeki bahçelere iyi bakalım, harika tohumlar ekelim ki, istediğimiz hayat tezahür etsin.